Categories: Ali BıçakVideolar

Yargılamak İçin Çok Erken, Anlamaya Bak

YARGILAMAK İÇİN ÇOK ERKEN ANLAMAYA BAK

Başkalarını yargılama alışkanlığın mı var? Birilerinin kusurlarını, eksikliklerini görmezden gelemiyor musun? Eleştiri ve suçlamadan kendini alıkoyamıyor musun? Tüm bunlardan kurtulmak istiyorsan beni dinle. “Yargılamak için çok erken, anlamaya bak!” Ben söylüyorum, gerisini sen bilirsin.

Birilerini eleştirip suçlarken sana neye mal olduğunu biliyor musun? Eleştirilerin, yargıların ve suçlamaların başkalarına ve kendine ne sağlıyor? Başkalarının kusurlarını gizlemek konusunda gece gibi misin? Yargılayıcı ve suçlayıcı biri misin?

HERKESİN KUSURLARI VAR SENİN DE ÖYLE

Genellikle kendimizi akılı, cömert, kibar, sabırlı ve insanları kusurlarından ötürü affedici olarak görürüz. Mükemmellikte bir dünya markası olmak isteriz. Israrcılıkta da markamızı güçlendiririz.  Ancak ısrarımızın gerçekle çeliştiğini söyleyebilirim. Yaşam kusursuz değil. Hiçbir şey ideal değil. Hayatımızın her anında %100 hoşnut ve iyi değiliz. Kendimize karşı dürüst olabildiğinde, karanlık yönlerimizi fark edebilir, bizi ürküten kusurlarımızdan köşe bucak kaçtığımızı anlayabiliriz. Kimse karanlık yönleri ile yüzleşmek istemez. Birisi bizi eleştirmeye görsün, kusurlarımızı ve zayıflıklarımızı yüzümüze vurmaya başladığı an, incinir, küçük düşer, alçalır, alaya alındığımız hissederiz. Bu yüzden o kişiden ve durumdan imtinala kaçarız. Engeller kurarız. Davranışlarımızın ve tepkilerimiz anlaşılır olsa da huzurlu, mutlu, özgür bir biçimde kendini kabulleniş içinde yaşamı deneyimlemenin yolu karanlık yönlerimize ışık tutmaktan geçer. Gölgede kalmış yönlerimizdeki kayıp anahtarlara ihtiyacımız vardır. Bu konuşmamda kendinizin gölgede kalmış yönlerini nasıl açığa çıkarabileceğinizi anlatmaya çalışıyorum. Ben söylüyorum, gerisini sen bilirsin.

HERKES BİR BİRİNİ YARGILAMAK İÇİN FIRSAT KOLLUYOR

Şu yalan dünyada herkes birbirinin yargıcı. Yargılayan yargılayana. Kimse senin gemiyi limana nasıl getirdiğinle ilgilenmez. Neden şöyle yapmadın, şurası eksik burası eksik diye başının etini yer. Yapabildiklerinden çok yapamadıklarına odaklanırlar. Tom Hanks i severim. Oyanadığı bütün filmler izlemeye değer. Sully adlı filminde arızalanan yolcu uçağını Hudson Nehri’ne indirmeyi, bir nevi imkansızı başarıp kahraman haline gelen pilot Chesley Sullenberger’i konu ediniyor. Kaptan Sully elverişsiz koşullarda uçağı Hudson Nehri’ne indirmeyi başarıp 155 yolcunun hayatını kurtarmıştı. Fakat her ne kadar medya ve halk tarafından usta uçuş yeteneği, cesareti ile gündeme gelse de bazı yetkililer tarafından açılan soruşturma nedeniyle itibarını ve işini kaybetme tehlike ile yüz yüze gelecektir. Başkalarının eksik ve kusurlu yönlerine yaklaşımın ne? Dikkatini başkalarının eksiklerine kusurlarına mı veriyorsun?

KİŞİLİK BOZUKLUĞU OLAN DAHA ÇOK YARGILIYOR

Başkalarını yargılamak ve eleştirmek kendimizi gerçekleştirip tamamlanmış bir kimliğe kavuşmamızın önündeki en büyük engeldir. Eğilimlerimiz yargılayıcı olmaya başladığında, birilerini yargılamaya başladığımızın farkına varamazsak, öfke, nefret, savunma, endişe ve yalıtılmışlık içinde yaşamaya mecbur kalırız. Bu eğilim seni yalnızlaştırmakla kalsa, kendi ruhundan da uzaklaştırır. Eleştirel ve yargılayıcı tutumun seni sarmışsa, bumerang gibi kendine dönmen kaçınılmazdır. Öyle ya da böyle, eleştirdiğin şeylerle bir gün karşılaşacaksın. Yargılayıcı ve eleştirirel tutumlarına dikkat et. İşaret parmağın karşındakini gösterse de diğer 3 parmağın seni gösteriyor unutma!

BAZEN YARGILAMAK ELEŞTİRMEK GELİŞTİRİR

Yargılayıcı olmak her zaman kötü değil elbette. Yargıların dengedeyse daha net ve isabetli karar alabilir, potansiyel tehlikelerden uzaklaşabilirsin. Olaylara ve kişilere eleştirel yaklaşmak, daha yaratıcı, yenilikçi ve kavrayışı yüksek kararlar almamıza etki eder. Terapide netleştirme ve yüzleştirme teknikleri ile danışanlar iç görü kazanarak problemlerine daha farklı bir bakış açısı ile bakabilirler. Davranış ve tutum değişimine gidebilirler. Bazen yargılayıcı ve eleştirel yaklaşım yönünü belirler.

YARGILAMA YARGIDA BULUN

Yargıda bulunmak ve yargılayıcı olmak farklı şeyler. Yargıda bulunmak sorunlarına karşı dengeli ve uyumlu çözümler geliştirmene destek olurken, yargılayıcılık dengesiz ve tepkisel zihnin ürünüdür. Yargılayıcılık, başkalarının seni incitmesini durdurmada bir savunma işlevi gösterir. Yargılayıcı tutum kişinin bir savunma mekanizmasıdır. Kişinin yaratıcılığını ve kendini gerçekleştirme potansiyelini ketler. Aman ha.

YARGILAMAK PSİKOLOJİK BİR SAVUNMADIR

Yargılayıcı tutum bir savunma mekanizmasıdır. Savunma mekanizması psikolojide kişinin bilinçli ya da bilinçsiz bir biçimde ego denen kimliğimizi korumak için geliştirilen bir dizi mekanizmalardır. Almancada das ich, das es ve das überich olarak İngilizceye ve oradan Türkçeye id,ego ve süperego olarak çevrilen kimliğin bölümleridir. Ego ve savunma mekanizmaları ile ilgili bir video çekeceğim. Bana abone olur ve bildirimleri açık edersen zamanında izleyebilirsin. Ego kimliğimizin gerçekliği test eden, kendimizi yatıştırıp çevreye uyum sağlamamıza katkı sunar. Bizi çevremizden ayrı ve bağımsız bir varlık olarak yaşamımızı devam ettirmemize çabalarken bir dizi savunma mekanizması kullanır. Yargılayıcılık bu bağlamda bir savunmadır. Bizim incinmemizin kırılmamızın küçük düşürülmemizin önüne geçme çabasıdır.

YARGILAMANIN SEBEPLERİ NELERDİR? 

Üstünlük ve haklılık duygusu yaşatır. Ancak bu durum sahte bir özsaygı yaşatır. Geçicidir. Tekrar tekrar kendini rahatlatmanın bir yolu olarak eleştirir suçlar ve yargılarsın.Başkalarının kusurlarını açığa çıkararak kendininkilerden uzaklaşmış olursun (Kartal, köstebek). Başkalarının seni incitmesini önlersin.

Şimdi şu listeye bir bak bakalım. Hiçbir zaman bunu yapmam diyeceğini duyar gibiyim. Davranışlarımız bilinçdışı zihnimiz tarafından yönlendirilir. Ve gerçek şu ki biz çoğu zaman onların farkında olmayız. Başkalarına eleştirel, suçlayıcı ve yargılayıcı yaklaşıyorsan bilincinin, yüzeyin altına gizlenenlere bir bakmanın zamanı gelmiştir.

YARGILAYICI KİŞİ OLDUĞUNU GÖSTEREN 13 İP UCU

Herkes senin peşinde ve seninle uğraşıyormuş ve seni avlamayacaklarına inanırsın. Başkalarından sonsuz bir tutarlılık beklentin vardır. Birinin kusurunu arama çabasındasıdır. Sonucu es geçersin. Anlamsızlık ve belirsizlikle mücadele edersin. Senin gibi olmayan kişilere toleransın düşüktür. Kötümsersin. Her şeyde. Ya siyah ya beyaz dersin. Birisi ya iyidir ya da kötüdür. Başkalarının güzelliğini başarısını takdir etmekte zorlanırsın. Öz saygın yetersizdir. Çevrendeki kişiler seni endişelendirir. Şüpheci ve güvensizlik içindesindir. Eleştiri ve yargılanmaya karşı içsel olarak güçsüzsündür. İşte bütün bunlar seni yargılayıcı yapar.
Klinik Psikolog Ali Bıçak

Psikoterapist Ali Bıçak

Share
Published by
Psikoterapist Ali Bıçak

Recent Posts

Grup Terapisi ve Aile Dizimi

Grup Terapisi ve Aile Dizimi Antalya Muratpaşa ilçesi Fener Mahallesi, Fener Caddesi, Beyaz Dünya İş…

1 yıl ago

Aile Dizimi Grup Psikoterapisi

Aile Dizimi Grup Psikoterapisi Çalışması Antalya Kaleiçi'nde Kosa Butik Otel'de 2 gece 3 gün sürecek…

1 yıl ago

Aile Dizimi ve Grup Terapisi Etkinlikleri

21-23 EKİM 2022  KAŞ'TA  AİLE DİZİMİ VE GRUP TERAPİSİ ETKİNLİKLERİ KAMPINDA BULUŞALIM Aile dizimi ve…

2 yıl ago

Psiko-Eğitim Kampı 2022

30 EYLÜL-1-2-3 EKİM 2022  OLYMPOS’TA PSİKO-EĞİTİM KAPMINDA BULUŞALIM Merhaba hepinizi psikoloji kampımıza davet etmek istiyorum.…

2 yıl ago

Kadın Çabuk Unutur Erkekse Geç

Kadın Çabuk Unutur Erkekse Geç! Herkesin bir ayrılığa, bir kayba karşı tepkisi farklıdır. Kadın çabuk…

3 yıl ago

En Yaygın Depresyon Belirtileri Nedir?

En Yaygın Depresyon Belirtileri Nedir? Günümüzde depresyon belirtileri göstermeyen yoktur. Hele koronavirüs depresyon nedeni olduğu…

4 yıl ago